Sanatçı üçüncü kişisel sergisini “Küllerinden Doğanlar – Saraylı” adıyla TBMM Sergi Salonu Mustafa Necati Kültür Evi’nde 20 Aralık 2011 tarihinde sanatseverlerin beğenisine sundu. Bu sergide; bir ilki gerçekleştirerek geleneksel sanatımız olan“Tezhip Sanatı Motiflerini” 12000C alevde cama işlerken, antika anahtar üzerine çalıştığı yanmakta olan Zümrüd-ü Anka Kuşu yeniden doğuşa atıftı.

Haç simgeli anahtar üzerine tezhip motifleri çalışarak İstanbul’un Fethi’ne, Hıristiyanlıktan Müslümanlığa geçişine atıfta bulundu.

Gökyüzünün simgesi olan mavi rengi tercih ederek çalıştığı tespih boncuklarının bir yönüne ateşte Arapça Allah yazarken, diğer yönüne dönüşü ve kaderi anlatan Çark-ı Felek (Tezhip: Merkezsel Hatai) motifini çalıştı ve esere “Başlangıç ve Dönüş Allah’adır” adını verdi. Bu defa İslamiyetin peygamberi Hz.Muhammed’e bir atıf vardı. 33 boncuk ve 1 imameden oluşan bu tesbih aslında 313 rakamına, sahabelere bir atıftı. Tüm dinlerde kutsal kabul edilen ve Musevilikte şamdan ile temsil edilen 7 (yedi) rakamı yedi yapraklı cennet rengindeki çarkıfelek motifiyle simgelenirken; “Küllerinden Doğanlar-Saraylı” tüm dini inançlara teklik ve birlik içerisinde yeniden küllerinden doğuş çağrısındı…Mitolojide 30 kuşun ruhunu taşıdığına ve yanarak küllerinden yeniden doğduğuna inanılan, ayrıca Güneş’e verilen ad olan Zümrüd-ü Anka; “Vazodaki Gün Batımı”nda batan Güneş’ti ve yeniden doğmalıydı. Diğer yandan yeniden doğan, yanarak şekil alan camın kendisiydi. Cam ancak küllerinden doğabilirdi. Sanatçı 140 eserden oluşan bu sergide geçmişe bir atıf olarak farklı birçok antika parça üzerine çalışmayı tercih etmiştir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.


Etkinliklerden Haberdar Ol

Etkinliklerden haberdar olmak için lütfen email adresinizi bırakın.